Nihat,Toraman,Ernst,Sivok,Ferrari,Ekrem. İşte yıllardır özlemini kurduğumuz mücadeleci hırslı Beşiktaş.

Tribünde kendi içinde çok önemli bir mücadeleye çıkıyordu.Fırtınalı günlerin ardından İnönü'de barış müzakereleride başladı. Ben açıkçası 'Takıma Yöneliyoruz' açıklamasının ardında forzaya sırt çevirenlerden 90 dakika protesto bekliyordum. Yapılması gerekende buydu. Çünkü Kasımpaşa'yı takım taraftarsızda geçebilirdi. Onlarda nereye yöneleceklerini şaşırmış olacaklar ki Kapalıdan yükselen iki tezahürata tav oldular. Kapalıda bu nezakete atılan her gol sonrası İstifa sesleriyle karşılık vererek muhalefetin ağzına bir parmak bal çaldılar.

Kendi içinde fırtınalar yaşayan birisi daha vardı sahada. Maçın hakemi hüseyin göçek. İkinci yarıda, Kasımpaşa gole giderken avantaj kullanmayıp Toramana sarı kart göstermek gerekçesiyle oyunu kestiğinde bütün Kasımpaşalılar etrafına çevrildi. Akıl almayacak itirazlarda bulundular. Normal şartlarda bu şiddetteki itiraza en az bir sarı kart çıkması lazımdı. Göçekte hata yaptığını anladı ki itirazlara sessiz kaldı. Etki tepki kuramını çiğnedi. O pozisyondan sonrada aklı hep orada kaldı. Cenkle omuz omuza giden Ferrari, rakibini itti. Penaltı doğru ancak o pozisyonda Ferrari kaleye Cenk'ten daha yakın olduğundan mutlak gol şansı yok. Artı arkadan müdahalede yok. Ama her ne hikmetse hakem kırmızı formasından kırmızı kartını çıkarıyordu. Eğer aklı o pozisyonda kalmadıysa, üzerindeki kırmızı formadanda etkilenmediyse o kararın akla yatkın hiçbir izahı olamaz. Kimbilir belkide memleketi Eskişehirdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder